
Günlerdir gazete ve TV’lerden İsrail’in her türlü kutsal değeri çiğneyerek; mabetleri, hastaneleri, okulları ve sivil yerleşimleri gayri ahlaki bir biçimde bombaladığını üzülerek izliyoruz. Aksa Şehitleri Camii, El Ömeri Camii, Ed Demc Camii, Rum Ortadoks Kilisesi, El Ensar Camii, El-Ehli Baptist Hastanesi gibi sosyal yapıların yok edildiğini öğreniyoruz. Özünde Filistin genelde ise tüm insanlığın kültürel ve manevi değerlerine yapılan bu barbarlık ve vandallığın hangi teo-stratejik motivasyon ve değerlerle meşrulaştırıldığı ise merak konusudur. Özellikle İsrail Başbakanı Netanyahu’nun ulusa sesleniş konuşmalarında sıklıkla Tevrat’tan alıntılar yapması ve kehanetlere yer vermesi son günlerde en çok konuşulan konular arasında yerini aldı. Peki tüm bu canilik ve barbarlığın dini meşruiyet kaynaklarının teo-stratejik boyutları nelerdir?