Din Sosyolojisi II Sosyal ve Dinamik Bünye Analizleri- Zeki Arslantürk Niyazi Akyüz
Mehmet Emin Sarıkaya

Kitap genel din sosyolojisi mantığı içerisinde yazılmıştır. Ancak kitabın daha sistematik olması açısından 3 bölüme ayırılmıştır. İlk bölüm mikro din sosyolojisi, ikinci bölüm makro din sosyolojisi ve son bölüm ise çağdaş gelişmeler olarak belirlenmiştir.
Kitap genel anlamda sade ve anlaşılır bir dile sahiptir. Ele alınan konular sosyoloji literatüründen referanslarla kuvvetlendirilmiştir. Her konu tanımlarla başlamakta ve devamında önce genel olarak dünyadan daha sonra özel olarak Türkiye’den konuya dair örnekler zikredilmektedir.
İlk bölümde sosyal grup konusu işlenmektedir. Bu şekliyle ilk bölüm genel sosyoloji kitaplarının giriş bölümüne benzemektedir. Bunun yanında din ve soysal grup ilişkisi incelenmektedir. Sosyal grupta önemli olan fertler arası haberdarlık ve mensubiyet şuuru bulunur. Aynı zamanda sosyal davranış bu anlamda psikolojik ve biyolojik davranıştan ayrılır. Kişiler arası ilişki meydana gelmeden bunun sosyal davranış olma özelliği oluşamamaktadır.
Din toplumda hiçbir zaman saf halinde bulunmaz. Daima yorumlanır ve içinde yaşanılan kültürle harmanlanır. Bu şekilde din, sosyal kurumlar ve bireyle iletişim haline geçer. Aynı zamanda din sosyal grupların sürekliliğini, norm ve değerlerini, sosyal rollerindeki farklılaşma, bütünleşme, ayrışma gibi rolleri garanti eder. Zira sosyal grup roller bu rolleri meydana getiren statülerden oluşur. Kişinin rol takımı bulunmakta ama bir rolde uzmanlaşmaktadır. Ayrıca kişi anahtar statüye ve anahtar role de sahiptir. Örneğin bir siyasetçi iyi bir hatip olarak diğer rolleri arasında bu rolünde uzmandır. Bu siyasetçinin toplumda anahtar statüsünü belirleyen şey ait olduğu dini grup olabilir. Tüm rol ve statülerin toplamı toplumsal kişiliğini oluşturur. Aynı zamanda kişi siyasetçi ve dindar rollerinin çatışmasını da hissedebilir.
Bu konular işlenirken editörler kitabın belirli bölümlerinde konuyla ilgili din sosyolojisi araştırmaları olarak Kur’an sosyolojisi araştırmalarına yer vermektedir. Kur’an’da şahsiyet tipolojileri bu tarz bir başlıktır. Yine Kur’an’da Soyal Grup Tipolojileri de aynı bölümde ele alınmaktadır.
İkinci bölümde makro din sosyolojisi çerçevesinde dini grup, kurum kavramları incelenmektedir. Yazarlar ilk olarak dinle ilgisi olmayan seküler gruplardan başlayarak konuyu açmaktadır. Ancak bu gruplarda özünde dinimsi yapılar haline gelebilir. Daha sonra aile kurumundan ve türk aile yapısından bahsetmektedirler. Aileden sonra aşiret-klan, mahalli birlikler (köy -kent), milli dini birlikler, cinsiyet ve yaş temelli birlikler gelmektedir. Bu noktada din kendisi grup oluşturma özelliği ile ortaya çıkar. Dini lider, ilk bağlılar, gönüllüler, kardeşlik cemaatleri, mezhepler, tarikatlar, yeni dini hareketler bu minvalde sayılabilir. Dinin kurumsallaşmasına yönelik olarak Marx’ın sınıf teorisi, Weber’in tabakalaşma teorisi üzerinden açıklamalar getirmişlerdir.
Din ve çağdaş problemlerin ele alındığı 3. Bölümde klasik konular olan din; modernlik, postmdernlik, küreselleşme, sekülerleşme, yeni dini hareketler konularından bahsedilmektedir. Aynı zamanda kitabın en dikkat çeken başlığı bu bölümdedir. İslam ümmetinin sorunları. Bilginin İslamileştirilmesi projesi, laiklik ve devlet yönetimine dair söylemler, milli devlet söylemi ve önemli çağdaş bir konu olan sosyal çatışma kavramı ve din ile ilişkisi ele alınmaktadır.